22 Aralık 2008

Aldırma Kartal Aldırma... #2

Başın öne eğilmesin
Aldırma Kartal aldırma
Başın öne eğilmesin
Aldırma Kartal aldırma
En büyük sen değil misin
Aldırma Kartal aldırma

Aldırma Kartal Aldırma #1

16 Aralık 2008

Sallama

80 soru sorulacak. Hesaplamalarim yanlis degilse 27 civari dogru gerekiyor dersi gecebilmem icin. Yaklasik %33-34. Ancak benim hic bir bilgim yok ders ile ilgili. Okuyorum okuyorum, anlayamiyorum. Tam anladigimi dusunup soru cozmeye basliyorum, sorunun yarisinda anlamadigimi anliyorum falan filan. Sallama gucumle alakali olacak dersi gecip gecmemem. Bir de bir iki formul varmis, onlari ezberledik ona gore bakacagiz iste.

Bu konuda tecrubesi veya taktigi olan var mi ? Mesela bir asistan gecen gun eger bir sinavda sorunun cevabini bilmiyorsaniz ve seceneklerin birinde "yukaridakilerin hepsi veya hic biri" yaziliysa, direkt onu secin bu bir ogretmen psikolojisidir. Her soruya bu secenek konulmadigi icin, koyduklarinda cok buyuk ihtimalle cevap o olur demisti. Bunun gibi seyler benim aradigim.

Bir de baktim, vize ve calisma testlerinde bizim hoca daha cok B'yi secmis. Ben de B uzerinden gidecegim galiba. Hadi hayirlisi...

Not: Yaziyi yazmak icin gec kaldim farkindayim, sunun sirasinda sinava 14 saat 15 dakika kaldi yahu..

12 Aralık 2008

Notes from Toronto #2

11.20: 20 dakika filan kaldim yukarida. Fotolar filan cektim, dolandim etrafta, biraz oturdum. Daha sonra aklima "ulan simdi bir yangin ciksa ne yapariz" cumlesi geldi. Asagiya inmeye karar verdim ve birinci yazinin 3.fotosunu cektigim yolculugu yaparak asagiya indim.
11.25: Bir pazarlama stratejisi olarak, asansorden indigimde karsima elbette ki hediyelik esyalar satan dukkan cikti. Bizimkilere bir sey almak icin iyi firsatti. Karinca kararinca bir seyler kaptim ve disari ciktim. Artik salona dogru yola koyulmam gerekiyordu.
11.45: 15 dakika yurudum, ardindan guzel bir yer buldum kendime ve hafif bir kahvalti yaptim. Kahvaltida ne vardi. Uyumaktan yemeye firsat bulamadigim, o sabahin 5.20'sinde aldigim krosan. Yanina bir seven up kaptim. Oturdum afiyetle yedim. Sonra ev halkina telefonlar ettim. Trabzonspor ve Sivasspor'un galibiyetlerini duydum, uzuldum.
11.50: Baktim Raptors Store 12'de aciliyormus, dikilmeye basladim onunde. O arada karsima takimimizin oyuncusu Jermaine O'neal cikti. Fotografini cektim, ayakustu sohbet ettik iste. Sonra bir baktim ponpon kizlar yanimdan geciyor. Fotolarini cekecektim ama sonra amannn dedim, iki yil once Detroit'te cektin de ne oldu ? Hem kisa bunlar zaten. Burun kivirdim kisacasi.
12.05: Magaza acildi iceri daldim. Siyah formaya baktim yokmus, sweat (bunun kirmizisi ve fermuarlisi) kapip ciktim.
12.25: Etrafta biraz dolandiktan sonra iceri gireyim dedim. Koltugumu buldum ve foto cekmeye basladim.
12.25-14.05: Klasik sovlar, marslar, takimin sahaya cagrilisi filan derken havaya girdik ve mac basladi. Ilk yari yerim kotuydu. Planim ikinci yarida yerimi degistirmekti ve bunda da basarili oldum. Ilk periyodu iyi oynadik, ikinci periyod mahvettik. Devre 50-48 ustunlugumuzle gecildi ve ben yerimden kalktim. Ilk yari boyunca bos oldugunu kestirdigim yere indim. Guvenlikcilere sanki yerime oturuyormus gibi gulumsemelerle bir yere oturdum.
15.35: Pota arkasi olan bu yerde, maci daha iyi izledim. Daha guzel seyler cektim. Ve mac bitti. 97-98 maglup olduk. Serefsiz guard'lari 8 saniye kala 3'luk atti. Millet tuhafti. Basketi yedik, karsiligini veremedik, yenildik. 5 saniye sonra herkes kapilara yoneldi. Turkiye'de olacak 10 dakika kalakalirdik salonda veya stadda...
15.40-16.30: Milletle beraber disari ciktim. Trenim 19.15'teydi, geziyim biraz etrafi dedim. Feci bir soguk yine. Bere-eldiven, ne varsa kullanarak ciktim disari. 10 dakika ayni yonde yurudum Yonge Street'te, Guinness rekorlar kitabina gore dunyanin en uzun caddesi oluyor bu cadde. Ancak daha fazla yurume sansim varken, yurumedim. Usumeye baslamistim ve bunun bir de donusu var dedim kendi kendime. Dondum erkenden. Girdim McDonalds'a, bir guzel karnimi doyurdum ama saate baktim saat daha 16.30.
16.30-19.15: 2 saat 45dk var. Ne yapacagim lan ben burada derken, oturdum biraz muzik dinledim. 30 dakika gecti, canim slklLdl. Dolastim, dolastim, dolastim. Tabii bunlari kapali yerlerde yapiyorum, tren istasyonunun etrafinda. Sonra bulmaca kitabi satan bir yer gozume ilisti. Salak bir bulmaca kitabina 4 dolar verdim. Oturdum bulmaca cozdum, cozdum, cozdum. Tam daraldim ki, bir baktim saate 18.30. Tren sirasina baktim, ouww millet girmis bile. Onumde de Raptors formali elemanlar, yan tren sirasinda ha keza. Millet sirf mac icin Kanada'nin dort bir yanindan gelmis herhalde dedim. Ve trene bindik.
19.15-23.10: Trende ne yapilir ? Uyunur, uyunur, uyunur. Son 1 saat gecmek bilmedi yalniz. Sanirim 60 dakikada 7-8 kez uyandim. Ve nihayet Windsor'a vardim.
***
18 saatlik guzel, biraz yorucu, biraz bunaltici ama mac ani harika bir gun oldu. Bu yaziyi cok duz yazdim farkindayim. Hic bir ozelligi yok, okumasaniz da olur hani. Ben yine de fotolarla guzellestirmeye calistim. Ki zaten ilk hedefim, 6 ay - 1yil sonra arsivi karistirdigimda o gun yaptiklarimi bulabilmek ve okuyabilmek. Onun icin, Safa gibi "ne lan bu yazi" diyenleri simdiden uyariyorum. Videolardan da bir iki tane yuklemeyi dusunuyorum bir iki gune. Velhasil, yazi dizimiz burada sona eriyor. Biletlerimin aliminda, trene istasyona varilista ve eve donuste emegi gecen herkese tesekkurler. SON!

11 Aralık 2008

Notes from Toronto #1

05.20: Evden cikiliyor. Cafe'de duruluyor, krosan alinip koyuluyor cantaya. Dogru tren istasyonu. Sagolsun abi ve ablam birakiyor istasyona kadar.
05.45: Tren hareket ediyor.
05.50: Uykuya daliniyor.
07.00: Bir uyaniyorum yanimda teyzenin teki.
08.00: Bir daha uyaniyorum, teyze yok. Inmis gitmis.
08.45: Bir daha uyaniyorum bu sefer anons sesiyle. Anonsta eleman "mekanik bir problem yuzunden yavasladik, yetkili arkadaslarimiz su an bakiyor sorunu cozmek icin, telasa gerek yok" diyor. Ki ben bunu bile dusunecek durumda degilim zaten. Daliyorum yine.
10.00: Tekrar uyaniyorum. Boynum agrimis. Toronto'ya yaklasmisiz, binalardan belli.
10.20: Iniyorum trenden.

10.35: Tren istasyonundan cikiyorum. Yer altinda dolasiyorum, magazalar, yemek yerleri vs. Kesfediyorum ortami. Nette bir yerde gormustum. Trenden cikip salona gitmek icin disari cikmamiz gerekmiyormus. Arastiriyorum, nihayet sonunda buluyorum giris kapisini. Direkt bunu cekiyorum. Bir huzur ki, anlatamam. 1998'den beri takip ettigim takim. 2001'den beri hayalini kurdugum salon. Nihayet ulan! 10.40: Kasarlasmisim tabii ortamda. Dolasiyorum etrafta. Bir bakiyorum CN Tower yazisi. Ulan oraya da mi alttan gecis var ? Harbiden varmis. Yuru babam yuru. 15 dakika yuruyorum, nihayet dibine cikiyorum CN Tower'in. Bir 25-30 adim atmam lazim ama iki bina arasi. O arayi nasil gectigimi hatirlamiyorum bile. Ben boyle ruzgar gormedim arkadas. Suratimin yandigini, cizildigini filan hissettim resmen. Oyle ki, binaya girdigimde kendime gelmem 5 dakikami aldi.
10.55: Etkinliklere gore fiyatlari ayirmislar. Ben en ucuzuna yoneliyorum. Maksat mekani gormek. Lukse gerek yok, bana gore degil. 20 dolar zaten en ucuz program. Ben o paraya neler yaparim biliyor musun sen ? Neyse, odedik bir seferligine. 11.00: Kontrollerden geciyoruz. Bizi asansore aliyorlar. Asansorun kapisi kapaniyor. Ve asansorde bizimle yukari cikan gorevlinin ilk sozleri; "Normalden fazla ruzgar oldugu icin asansor daha cok sallanabilir ve daha yavas cikabilir. Siz bu arada disari bakip bunun keyfini surun" ve benim aklimdan ilk gecenler; "iyi halt ettin Omer. Ne isin var olm senin yerden bu kadar yuksekte? Manyak misin lan sen? Acaba parami geri istesem indirirler mi?" Imkani yok tabii. Disari baka baka yukseldik. Sanirim 3-4 dakika surdu asansorle en tepeye cikmamiz. Kolay degil, 447 metre. (Bu foto asagi inilirken cekilmistir. Asansordeyken asagiyi da gorebiliyorduk boylece :/ )

Arkasi yarin, yoruldum lan...

7 Aralık 2008

Ben...

"Ben bazen BEŞİKTAŞ'ın yenilgisinden hüzünlenip, zevk de alabiliyorum..."

Raptors için düştük yolllara

1.5 sene evvel bu resmi cekip altina da "Resmini cektim arabanin icinden ama tam net cikmadi. Eh bununla bir sure daha idare edecegiz. Kim bilir,belki universite icin Toronto kismet olur,bol bol giris yapabilirim bu salona. :)" demisim blogda. Sanki icime dogmus. Univesite icin Toronto olmadi ama 3.5 saatlik uzaklikta baska bir sehir oldu. Ve ilk Toronto seferi nihayet 7 Aralik Pazar gunu. Hayalleri gerceklestirmek guzel sey, her ne kadar ben hayallerimin takriben yuzde 10'unu filan gerceklestirebiliyor olsam da.